Atamızın Yolunda Balkanlardayız

“Bir fırtına tuttu bizi, deryaya kardı.
O bizim kavuşmalarımız a yarim, mahşere kaldı.”

   Mustafa Kemal Atatürk; Ulu Önderimiz, bütün dünyanın ve hatta düşmanlarının dahi
saygısını kazanmış büyük komutan, siyasetçi ve büyük devrimci… Atatürk’ü anlamak Mustafa Kemal’i anlamakla başlar. Mustafa Kemal, büyük mücadelesinin ardından çok istediği bir şey vardı: Dünya gözüyle Selanik’i tekrar görmek…  Selanik’ten ayrıldıktan sonra bir kez daha görememe korkusu Ulu Önder’i gençlik yıllarında oldukça yaralamıştı. Düşünün ki evinizden, doğup büyüdüğünüz yerlerden ayrılıyor ve bir daha o denli tutkuyla bağlandığınız bir şehriniz olamıyor. Kaderin cilvesidir ki, giden Selanik olsa da tüm Türkiye Atasını bağrına basıyor ve memleketin her bir karşı Atatürk’ün evi oluyor. Yine de hasret bu ya; son kez 28 Eylül 1938’de Ulu Önder’in aklına düşüyor Selanik:

“Odasında yatağının tam karşısındaki duvarda o zaman Moskova'da büyükelçi olan Zekai Apaydın'ın Rusya'dan gönderdiği bir tablo asılıydı. Tabloda kır çiçekleriyle bezeli yemyeşil bir yamaç alabildiğine uzanıyor, bu yamacı çiçek açmış meyve ağaçlan süslüyor, arka planda ise heybetli, karlı dağlar manzarayı tamamlıyordu. Tablonun adı "Dört Mevsim"di. Atatürk, sıkıntılı, ateşli koma gecelerinin sabahında gözlerini açtığında bu tabloyla karşılaşır, bu tabloya bakınca memleketin 4 köşesini görebildiğini söylerdi.
Bazen, sıkıntısının iyice arttığı anlarda bu tabloya dalıp gidiyordu. Böyle gecelerde savaşlar, devrimler, isyanlarla geçmiş ömrüne inat, alıp başını gitme özlemiyle yanıyordu. Her şeyden çekilip, engin bir ormanın sonsuzluğunda huzur bulma hayali, düşlerini süslüyordu. Bazen Rumeli yaylalarını, bazen camından görünen "karşı yaka"yı, Anadolu'yu özlüyordu. Yanma Afet İnan'ı alıp, gözlerini tabloya dikince dudaklarından su sözcükler dökülüyordu: "Gidelim Afet... Bir orman kenarına gidelim. Her şeyi bırakalım. Şöyle basit bir ev, ocaklı bir oda... Evet... Evet... Hemen çekip gidelim ormanlara... Hele ben bir iyi olayım da...” “


Sabiha Gökçen ise şöyle anlatıyor Ulu Önder’in Selanik özlemini;
“16 Haziran 1938 günü, Atatürk’ün isteği üzerine, tek başıma Balkan turuna başladım. İlk ziyaret yerim Atina olacaktı. Veda için yanına gittiğimde:
“Birkaç saat sonra senin Balkan turuna çıktığını ve Türk kadınını göklerde şerefle temsil ettiğini dünya radyoları yayınlayacaklar. Gittiğin yerlerde gazeteciler seninle konuşma yapacak ve fotoğraflarını çekecekler. Sordukları her soruya açıkça cevap ver. Barışçı bir ülkenin kızı olduğunu, yurtta ve dünyada barışı arzu ettiğini, her Türk gibi bunu gönülden istediğini söylemeyi unutma.”
“Sizi mahcup etmeyeceğim Paşam. Türk kadınlarını şerefli üniformam ile Türklüğe lâyık bir şekilde temsil etmek için elimden geleni yapacağım” diyerek elini öpüp veda ederken benden, Selânik’e gidip doğduğu evi de görmemi ve dönüşte kendisine anlatmamı istedi.
Uçağımla havalandıktan sonra, Savarona’nın üstünden uçarak ona gök yüzünden de veda ettim.
İlk ziyaret yerim Atina idi. Rotamı çizerek yola koyuldum. Tam saatinde Atina’ya vardım. Beni alanda meraklı bir kalabalık ve büyük elçimiz Ruşen Eşref Ünaydın karşıladı. Hava alanında askerî törenle karşılandım. Millî Mars’ımız çalınırken, elimde olmadan sevinç göz yaşları döktüğümü anımsıyorum. Gece verilen şölende Selânik’e de giderek Atatürk’ün doğduğu evi ziyaret etmek istediğimi söyledim. Sabahleyin Selânik’e uçtum. Selânik’e ayak bastığımda kendimi yurdumda hisseder gibi oldum. Adeta Atatürk’ün varlığını ve nefesini yanımda hisseder gibiydim.
Balkan turunu tamamlayarak, Bükreş’ten İstanbul’a hareket ettim. Türkiye toprakları üzerinde uçarken, dünyada bundan daha güzel bir yurt parçası olamayacağını düşünüyordum. Yeşilköy Hava Alanı’na inince beni bekleyen kalabalığı selâmlayarak, doğruca Savarona’ya gittim. Atatürk kamarasında istirahat ediyordu. Beni güçlükle kucaklayarak: Gökçen, döndüğüne sevindim. Başarınla beni nasıl memnun ettiğini bir bilsen” dedi. Daha sonra, Selanik’te neler yaptığımı ve doğduğu evi görüp görmediğimi sordu. Gazi Paşa’ya izlenimlerimi uzun uzun anlattım. Doğduğu evdeki izlenimlerimi anlatırken, gözleri doldu ve:
-“Güzel Selanik” diyerek özlemini dile getirdi.”
   Bizler tüm sıfatlarımızdan önce Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ve Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün aydınlık gençliği olarak; bu mirası yaşatma arzusu ve bilinciyle hareket ediyoruz. Bizler BGU Tours ailesi olarak bu manevi mirası siz saygıdeğer konuklarımıza arz etmekten gurur duyuyoruz.
 

TUR PROGRAMIMIZ:

YUNANİSTAN-MAKEDONYA BULGARİSTAN

Küçük Balkan

5 GECE 6 GÜN

(Kavala, Selanik, Manastır, Resne,Ohrid, St. Naum, Matka Kanyonu, Üsküp, Sofya
 

 1. GÜN   Saat 20.00 Bursa Çıkış

 Bursa, İpsala, Selanik, Manastır, Resne, Ohrid
Akşam saat 20:00 – 20:30 arası siz değerli konuklarımızı (belirtilmiş yerden) alarak seyahatimize başlıyoruz. Yaklaşık olarak 8 saat sürecek olan gece yolculuğu ve yolda uygun molalarla sabah saatlerinde İpsala Sınır Kapısında oluyor, buradaki Pasaport ve Gümrük işlemlerini tamamlayarak Yunanistan’a geçiyoruz.

2.GÜN

Dedeağaç, Gümülcine, İskeçe ve Kavala üzerinden Selanik’e varıyoruz.  Selanik’te şehir turu esnasında görülecek yerler; Atatürk’ün Evi, Aristoteles Meydanı,Beyaz Kule, Tiyatro Binası Büyük İskender Heykelini gezdikten sonra serbest zaman veriyoruz.Serbest zaman sonrası konaklama yapacağımız otele yerleşiyoruz,Akşam ekstra olarak düzenlenecek olan Yunan Taverna gecesi sonrası konaklama için otelimize geçiyoruz.

3.GÜN          

Otelde alacağımız sabah kahvaltısı sonrası sonrası Bitola’ya (Manastır) hareket ediyoruz.
Makedonya sınır kapısındaki Pasaport ve gümrük işlemlerimizin bitimini müteakip, toplamda yaklaşık olarak 3 saat sürecek olan yolculuk sonunda Manastır şehrine varıyoruz. Şehrin neoklasik tarzındaki en ünlü çarşısı “Sirok Sokak”ismini taşıyan, zamanındaki Hamidiye Cadesinden geçerek şehrin en önemli kültür miraslarından 15yy kalan Yeni ve Ishak Celebi camilerini meydandaki Saat kule ve Atatürk’ün okuduğu askeri idadi okulunu ziyaret ettikten sonra yolculuğumuzu Ohrid’e doğru yola çıkıyoruz ve yaklaşık olarak 1 saat 30 dakika sürecek yolculuğumuzun ardından Ohrid’e varıyoruz.


          
Ohrid şehir turu ile proğram devam ediyor. Ohrid’in eski bölümü UNESCO koruma altına alınan, gölüyle birlikte eşi olmayan, balkanların incisi gibi bilinen şehirlerden birisidir. Ohrid, “ışığın şehri”, büyüleyici şehirlerden biri olmak üzere farklı medeniyetlerin bırakmış olduğu mimari eserleri şehir turu esnasında ziyaret etmiş oluruz. Balkanların kutsal şehri olarak bilinen, Slav dilinde 9.yy dinin ve kültürün yayılmış olduğu kentle ilgili olarak ayrıca, 14.yy Evliya Celebi kendi seyahatnamesinde de şehrin büyüleyici güzelliklerinden söz etmiştir.  Şehir turu esnasında Osmanlı döneminden kalan önemli kültür miraslarından arasında Pir Mehmet Halveti Tekkesi’ni, Ali Paşa Camii’ni, en eski Çınar Ağacı’nı, St. Sofia Kilisesi’ni, Antik Tiyatro’yu, Plaoşnik lokalitesi’ni, Samoil Kalesi’ni, St Marry of Perivleptos Kilisesi’ni, St Jhon kilisesi ve Dilekler Köprüsü’nden geçerek Elveda Rumeli Dizisindeki sahnelerin büyük bölümü çekilmiş olan bölgeyi görerek gezmiş olacağız. Şehir turundan otobüsümüz ile Ohrid gölünün kaynaklarını ziyaret etmek üzere St. Nauma hareket ediyoruz. Yol güzergâhında büyük önem taşıyan ve restore edilen “Su müzesini” de (Museum on water, bay of bones) görmüş olacağız. St. Naum’da Ohrid Gölü’nün ve Makedonya’nın en büyük kaynaklarından biri olan Çırni Drim kaynaklarını, St. Naum kilisesini (dini ve kültürü slav dilinde yayan en önemli azizlerden biri) ziyaret etmiş olacağız. Gölün en önemli kaynaklarını oradaki adada (Ostorovo) görmüş oluyoruz. Akşam yemeği ve Konaklama için otelimize hareket ediyoruz.

5. GÜN  

Sabah kahvaltımızın ardından Makedonya’nın başkenti olan Üsküp (Skopje) şehrine devam ediyor eşsiz manzarasıyla büyüleyici Matka Kanyonunda serbest zaman veriyoruz ardından yolculuğumuza devam ediyoruz ve Yahya Kemal’ın şehri Üsküp’e varıyoruz. . Ülkenin siyasi, kültürel, ekonomik ve akademik merkezi olan kent, ortasından geçen Vardar nehri tarafından ikiye ayrılır. Ülkenin en büyük nehirlerinden biri için söz ediyoruz. 530 yıl süren Osmanlı egemenliği sırasında şehrin mimari yapısı tamamıyla değişmiş. Günümüzde şehrin en önemli kültür miraslarını şehir turu esnasında ziyaret etmiş olacağız. Üsküp Kalesi, St. Spas kilisesi, Türk Çarsısı, Tarihi Osmanlı han ve hamamlar, Büyük İskender heykeli ve Makedonya meydanı, Mustafa Paşa camisi, Rahibe Teresa Anıt Evi ve Heykeli, Müze. Üsküp’te keyifli şehir turumuzu da gerçekleştirip akşam yemeği ve konaklama için otelime geçiyoruz.






   
 Otelde alınacal sabah kahvaltısı ardından 4 saat sürecek yolculuğumuzun ardından Bulgaristan’ın Başkenti Sofya’ya geçiyoruz. 3 saat sürecek olan Sofya gezisi ardından Plovdiv şehrinde ki otelimize yerleşiyor akşam yemeği sonrası serbest zaman konaklama otelimizde
5.GÜN
.Sabah kahvaltısı sonrası Plovdiv şehir turu ardından yaklaşık olarak 9 saat 30 dakika sürecek Bursa yolculuğumuza geçiyoruz. Haskovo, Edirne İstanbul, Yalova Gemlik Bursa veya Edirne,Gelibolu,Lapseki,Bandırma,Bursa güzergahını kullanarak normal yol ve hava koşullarında
 6. GÜN  
ilk saatlerinde Bursa’da olacak ve sizleri aldığımız yerde bırakarak, bir sonraki BGU TOURS organizasyonunda buluşmak üzere sizlerle vedalaşıyoruz.

Fiyata dâhil olan hizmetler:

• Lüks Otobüslerle Ulaşım

•  4* otellerde Konaklama  (Double/ Twin ,Treeple oda)

•  Otellerde alınacak olan Sabah Kahvaltısı + Akşam Yemeklerii (Konaklama Otellerinde)

• Zorunlu Seyahat Sigortası (Yurtiçi)

• Programlarda belirtilen gezi ve ziyaretler

• Rehberlik hizmeti

Fiyata dâhil olmayan hizmetler:

• Her türlü otel ekstraları ve kişisel harcamalar

• Öğle yemekleri

• Kale ve Müze girişleri

• Akşam eğlenceleri…

• Yurt dışı Seyahat sigortası

• Yunan Tavernası (Yemekli Eğlence)

 
TUR ÖZETİ
Misafir Sayısı : Toplam minimum 35 Kişi olarak hesaplanmıştır.
Rehberlik : Selanik-Üsküp ve Ohrid’de Türkçe rehberlik hizmeti
Refakat : En az Bir firma yetkilisi Tur boyunca sizlere refakat edecektir.
Ulaşım Tipi : Otobüs (Temsa –(Safir,Maraton),Mecedes (Tourismo,Trevego) Minübüs Mercedes Sprinter WV Crafter veya muadili rahat   lüks araçlar)
Konaklama Otelleri : 4**** Yıldız
Konaklama Süresi : 4 Gece
Konaklama Tipi : Oda+Kahvaltı+Akşam yemekleri ( HB )
Oda Tipi : Doubla ve Twin,Treeple Odalarda
Vize : Shengen Visezi Gerekmektedir. (Ücreti  140 Euro olup
Tur Bedeline dâhil edilmemiştir. Diplomatik, Gri ve Yeşil Pasaport hamilleri vizeden muaftır.

Tur Bedeli: 350 €